Cevdet Akgün

Cevdet Akgün

Nalınada Mıhınada
cevdetakgun@hotmail.com

Mustafa Tutulmaz Sınıfta Kaldı!

31 Ocak 2022 - 18:03

Zonguldak uzun yıllar aradan sonra kar altında kaldı. Belediyeler, Enerji kuruluşları, İl Özel İdare, Orman Bölge Müdürlüğü, AFAD, Karayolları v.s adeta sınıfta kaldı.

Böyle durumlar da bir olağanüstü hal planları yok.

Bizi resmen kara lamba önemini yaşattılar.

Koordinasyonu yapması gereken Vali Mustafa Tutulmaz’idi. O da sınıfta kaldı.O da olayları Twitter hesaplarında ki paylaşımlarla örtbas etti.

Vali demek Cumhurbaşkanı demektir.

AKP İl Başkanı değil.

1998’de Devrek-Çaycuma –Batı Karadeniz sel felaketi-  bir sel felaketi yaşadık.

Heyelan nedeniyle Zafer Petrol’ün orada heyelan oldu ve Ankara-Zonguldak bağlantısı kesildi.

Yenice-Bartın param parça olmuştu.

Doğa bir anlamda dere yatağını dolduranlardan ve bunlara izin verenlerden intikam almıştı.

Hırlı, Hırsızların nemalanma adına göz yumduğu yolsuzluğa doğa tokat vurmuştu.

Şuanda Zonguldak-Ankara kara yolunda doğanın tokat’ını yiyecek olan Bayburt inşaatın yaptığı kötü imalat yüzünden Zonguldak.

O geceyi yaşayan ve telsiz konuşmalarına şahit olan arkadaşlar hayatta.

Bizim gibi tahtaları kırık bir İl Emniyet Müdür Yardımcısı vardı. Şimdiki İl Özel İdaresine bağlı Köy Hizmetleri personeline telsizden soruyor. Olay yerine iş makineleri ne zaman gidecek diye.

Onlardan cevap; “Mesaimiz bitti”

Bunun üzerine Emniyet Müdür Yardımcısından, Polis memurlarına talimat; “Onları kelepçe ile iş makinelerine bağlayın ve yolun açılması için çalışacaklar” diyor.

O açılan yoldan ilk olarak dört gazeteci biz geçtik.

Hürriyet ve Sabah’a manşet olduk.

Ve sel bölgesi devletin ve muhalefetin ilgi odağı oldu.

Yenice’ye orman yollarından ancak ulaşabildik.

Devrek’te arabamız neredeyse sele kurban gidiyordu.

Şimdi karla mücadele edemeyenler neyin savunmasını yapıyor.

Hele hele tüm suçlu o belediye başkanları iken.

Zonguldak Gazi Paşa Caddesinden ibaret değil. Merkez mahalleleri, İlçeler ve Köyler.  

Büyük sel felaketinde -1998’de- Valilik Kriz Masası oluşturmuştu.

Şuan sadece o masa üyelerinden bir kişi Valilikte.

Diğerleri emekli oldu.

Çok sevdiğim ağabeyim vardı. Adını buradan yazmak istemem –Ondan izin almadığım- için.

Aradığımda ki; 7/24 görev başında idi. Diğer ekip arkadaşlarıyla; “Buyurun KERİZ MASASI” diye bana seslenirdi.

O koordine ile felaket az hasarsız atlatılmıştı.

Meteoroloji bağıra bağıra felaketi haber verirken, sizin göreviniz sadece Twitter hesabından sadece uyarmak mıydı?    

Kemal Sunal filmine döndük.

Buzlar çözülene kadar ADALET.

Keşke bunu yapsaydınız?

İlmi siyaset okumak çok önemli değil.

Onu becerebilmek, anına kararlar alıp ve yürürlüğe koymak önemli.

Bürokrasi çarkından en fazla yakınıp iktidara gelen AKP, Sizin gibi bürokrasi hegemonyasına esir düştü.

Bürokrasi kişisel menfaatlerini ,“Devlet-Vatan-Bayrak-İstiklal Marşı ve de insanından” daha önde tutarsa olacak olayların sonucu da bu olur.

Salla başı 15’inde maaş al.

Türkiye’de bürokrasi neredeyse, ABD, AB ve İsrail’in taleplerini yerine getiren vatan hainleri olmuş diye düşünmeden edemiyor insan.

FETÖ İtirafçıları Bakan, Bakan Yardımcısı, Genel Müdür, Müsteşar, Vali, Hakim, Savcı, Emniyet Müdürü  v.s oluyorsa önce siz kendinizi sorgulayın.

Kanserin en büyük tedavisi projesini satan Valileri, Rektörlerleri gördük.

Şu Uzay mevzusunu da yakında satarız.

Din kisvesiyle halkı dolandıran ucuz insanlar olmamalı Türkler.

Hani halk arasında bir söz veya değim vardır; “Deliye arkanı döneceğine, akıllıya yüzünü dön” diye.

Ama delilik lazım.

Bu süreçte yine bir halk değimi var; “S…. Cafer , Bez getirin” diye…

Çuvalladınız beyler.

Sözüm ona delikanlı, mafya tarzı konuşmalarla bu işler olmuyor.

Biz senin gibi hiçbir icraatı olmayan “DELİ KANLI” vatandaşı çok gördük bu caddelerde.

İşinizi yapın.

Sevgiyle kalın…

YORUMLAR

  • 0 Yorum